CHP ve HDP'den skandal Cerablus açıklaması

Politika 24 Ağustos 2016 17:38
Videoyu Aç CHP ve HDP'den skandal Cerablus açıklaması
A
a

HDP, müdahaleyi işgal hamlesi olarak niteledi. CHP Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke ise CHP DAEŞ iftirası attı, CNN Türk-Haberturk-NTV kanallar canlı yayını kesti

CHP DAEŞ iftirası attı, kanallar canlı yayını kesti

CHP DAEŞ iftirası attı, kanallar canlı yayını kesti
CHP Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, MYK toplantısının ardından Cerablus operasyonu ile ilgili skandal açıklamalar yaptı. 

Cerablus'la ilgili açıklama yapan ve "CHP olarak bugün yaşanan her şeyi endişe ile izliyoruz" diyen CHP Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, "Kendi insanlarımızı kendi sınırlarımız içerisinde bu örgüte karşı koruyamıyoruz. Hükümet de, topyekün mücadeleyi ortaya koymuş değil.

Bir kez daha açık bir çağrıda bulunuyoruz, sadece Cerablus'da değil kendi topraklarımızda da mücadeleye davet ediyoruz. Mezhepçi dış politikanın kanımızla canımızla ödeyeceğimiz bir maliyet yaratacağı konusunda keşke haklı çıkmasaydık" dedi.

KANALLAR YAYINI KESTİ

Hükümete "terör örgütü DAEŞ'e destek verme" iftirası atan Söke'nin konuşması sırasında CNN Türk, NTV ve Habertürk kanalları canlı yayını kesti.

HDP'den skandal Cerablus açıklaması


Cerablus operasyonu konusunda yazılı açıklama yapan HDP, müdahaleyi işgal hamlesi olarak niteledi. Açıklamada, "5 yıldır devam eden savaşın içine bu şekilde doğrudan giriş Türkiye açısından son derece olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Bu durum Türkiye ve Suriye halklarının çıkarına değildir" denildi.

HDP Merkez Yürütme Kurulu'ndan yapılan yazılı açıklaması şöyle:

"Mart 2011’de Suriye’de başlayan ayaklanmalar ve sonrasında derinleşen savaş beşinci yılını geride bırakmaktadır. Bugün Türkiye’nin bir askeri müdahaleyle, işgal hamlesiyle girdiği Cerablus, 2014 Ocak ayından bu yana IŞİD’in kontrolündedir. 

Son haftalardaki gelişmelerle birlikte Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) Minbic’i IŞİD’in elinden almasından sonra, Cerablus-Rakka arasında kurulan askeri ve lojistik destek hattının kesilmesi, aynı zamanda dış dünya ile IŞİD’in bağlantısının kopması belli çevrelerde rahatsızlık yaratmıştır.

Şu çok açık ki,

- Türkiye’nin 5 yıllık Suriye politikası tam anlamıyla çökmüştür. Siyasi ittifaklarını değiştirmek için sert u dönüşleri yapan hükümetin yeni Suriye politikası da eski politikası gibi yanlıştır.

Türkiye, Suriye’deki savaşa, dolayısıyla bu ülkenin içişlerine askeri yöntemlerle daha fazla karışmamalı, özellikle de Suriye’deki Kürt karşıtı pozisyonunu bir an önce terk etmelidir.

- 5 yıldır devam eden savaşın içine bu şekilde doğrudan giriş Türkiye açısından son derece olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Bu durum Türkiye ve Suriye halklarının çıkarına değildir.

Bugün yapılan, Cerablus’ta IŞİD ile başka çete yapılar arasında yer değişikliğidir. Cerablus’un işgali sonrasında bazı çete grupları aracılığıyla Türkiye’nin uzun vadede bu bölgede fiili ve hukuki varlığını garanti altına alma hesapları yanlıştır. Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olma riski yüksektir.

- Cerablus, Suriye halklarının demokratik geleceği için Kerkük veya Golan tepeleri gibi bir kriz merkezine dönüştürülmemesi gereken bir yerdir. Suriye’nin demokratik geleceği açısından, Cerablus’un IŞİD’den temizlenerek halkın yönetimine verilmesi görevi Türkiye’nin değil Suriye halklarınındır.

- Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) Minbic’i IŞİD’den kurtarmasına karşı bir hamle olarak ve IŞİD ile mücadele kılıfı altında yapılan bu askeri girişim, açık bir şekilde DSG’nin önünü kesmeyi hedefleyen ve en temelde Kürt karşıtı bir girişimdir.

Türkiye’nin bugün IŞİD’den almak üzerine başlattığı belirtilen askeri operasyonun esas hedefi, sınır hattının Kürtler’in eline geçmesini engellemektir. Rojava’da yaşayan Kürtler ve DSG’nin diğer bileşenleri düşmanımız değil dostumuzdur. Türkiye’nin yapması gereken, Suriye halklarının demokratik geleceği için savaşan bu güçlere destek vermektir.

- Suriye’nin bundan sonra nasıl yönetileceğine, demokratik bir Suriye rejiminin nasıl şekilleneceğine Suriye halkları karar vermelidir. Rojava halklarının şimdiye kadar olan kazanımları ve ilerleyişi Türkiye tarafından engellenmeye çalışılmaktadır.

Bu bağlamda Kuzey Suriye Federasyonu önerisini yapmış olan Rojava halklarının bu teklifi de Suriye’nin demokratik geleceği için ciddi şekilde tartışılmalıdır.  Türkiye bu konuda da tarihsel saplantılarından kurtularak düşünmeli ve adım atmalıdır.

- Türkiye fiilen Suriye savaşına girmiştir. Savaş kararlarını alması gereken kurum olanTBMM ise tatildedir. Bir kez daha Meclis boşa çıkarılmış, Cumhurbaşkanı ve etrafındaki bürokrat-teknokrat yapı ile AKP Hükümeti halkın iradesi olan Meclis’e danışma ihtiyacı bile duymadan ülkeyi bir savaş girdabının içine sürüklemiştir.

AKP iktidarının yanlış dış politikalarının bedelini sadece Suriye halkları değil, Türkiye halkları da ağır bir şekilde ödemektedir. Yıllardır olduğu gibi bir kez daha vurguluyoruz ki, bu yanlış politikalardan bir an evvel uzaklaşılmalıdır.

‘İçte savaş, dışta savaş’ şeklinde özetlenebilecek hükümet politikaları yerine yapılması gereken Türkiye’nin iç barışını sağlamak için acilen çözüm sürecine dönmek; dışta da Kürtler ve diğer demokratik güçlerle ittifak kurmaktır."


 
Kaynak : www.hitittv.com
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

sondakika SON DAKİKA
hava durumu HAVA DURUMU
anket ANKET

YENİLENEN SİTEMİZİ NASIL BULUYORSUNUZ?

e-gazete E-GAZETE
arşiv HABER ARŞİVİ
linkler LİNKLER
  • http://www.hitittv.net Çorum'un Ulusal ve Yerel
  • İnteraktif haber sitesi
  • Sondakika Çorum Haberleri
duyurular DUYURULAR
Bu haber ilginizi çekebilir! Kapat

sol reklam
Önce çevre
Erdoğan reklam