Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde düzenlenen “121. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı”nda yaptığı konuşmada Afrin operasyonuyla ilgili önemli mesajlar verdi. “Çok yakın bir zamanda terör örgütü adeta kıpırdayamaz hale Allah’ın izniyle getirilecektir” diyen Erdoğan, şunları söyledi…
- AÇIK BİR İKAZ: Zor bir coğrafyada ve çok kötü hava şartlarında icra edilen operasyonumuzda en küçük bir aksaklık olmadığını, bir sıkıntı olmadığını bizzat yerinde görmekten memnuniyet duydum. Türkiye’nin terörle mücadele konusundaki kararlılığını anlamak istemeyenler için Zeytin Dalı Operasyonu açık bir ikaz, fiili bir örnek olmuştur.
- BIÇAK KEMİĞE DAYANDI: Çok sabrettik, çözüm için çok gayret ettik ama bu kişiler hiçbirinden anlamadı. Artık bıçağın kemiğe dayandı. Onun için de işte ayın 20’sinde adımı attık, şu anda inandığımız bu yolda Mehmedimizle, Mehmetlerimizle yürüyoruz.
- TERÖRE YÖNELİK: Beklenen gündü bugün ve beklenen gün hamdolsun geldi, çattı. Süreç kararlı bir şekilde devam ediyor. Buradan tüm dünyaya bir kez daha ilan ediyorum. Türkiye’nin, Afrin’deki operasyonu sadece ve sadece terör örgütlerine, teröristlere yöneliktir.
- AP İSTİLAYI LİBYA’DA ARASIN: Avrupa Parlamentosunda bu harekatı bir ‘istila hareketi’ olarak göstermek isteyenlere de söylüyorum, gidin önce istilanın örneklerini geçmişte Libya’da arayın, Ruanda’da, Mali’de arayın. Hangi istila hareketini kimler nasıl yapmış, oralarda arayın. Hiçbir zaman Türk milleti, Türk ordusu müstevli olarak hareket etmemiştir. Buradan da Azeri milletvekili Seyidov kardeşime özellikle teşekkür ediyorum. Oradaki dik duruşundan dolayı kendisine teşekkür ediyorum.
- SİVİL HASSASİYET: Sivillere ve çevreye zarar vermemek için her türlü hassasiyeti gösteriyoruz. Hatırlarsanız bölücü terör örgütü, çukur eylemleri sırasında da kadınları, çocukları, sivil halkı kendine kalkan yapmaya çalışmıştı. Sözde Tabipler Odası, sen neredeydin? Sesin çıktı mı? Evler arasında tüneller açılırken neredeydiniz? Güvenlik güçlerimizin, bu operasyonlarda verdikleri şehitlerin önemli bir bölümü işte sivil halka zarar vermemek için sergiledikleri titizlikten, yaptıkları fedakarlıktan kaynaklanmıştır.
- İŞGALE GİTMİYORUZ: Birileri ısrarla “Bu operasyon kısa sürsün, sınırlı olsun” diye güya telkinde bulunuyor. Ben de o birilerine telefon görüşmelerinde özellikle söyledim. Eğer biz devlet olarak sahip olduğumuz askeri gücü hoyratça kullanmaya kalksak, tanklarımızla, toplarımızla, uçaklarımızla, helikopterlerimizle önümüze gelen her şeyi dümdüz edip geçsek, bu operasyon birkaç günlük iştir. Ama biz en az kendi askerlerimizin emniyeti kadar, karşımızdaki güçlerin kalkan olarak kullanmaktan çekinmediği masum sivillerin can ve mal güvenliğini de hesaba katıyoruz. Çünkü biz Afrin’i işgale gitmiyoruz, tam tersine orayı terör örgütlerinden temizleyerek asli sahipleri için yaşanabilir bir yer haline getirmeye çalışıyoruz.
- BU ACELECİLİK NEDEN?: Daha 7 gün oldu. Afganistan ne kadar sürdü? Yaklaşık 20 yıl. Irak ne kadar sürdü? Yaklaşık 18 yıl, hala oradasınız. Libya, Mali, Ruanda, buralar ne kadar sürdü? Bize bu aklı verenler biraz da kendileri kullansalar ne olur? Suriye’de diğer güçlerin yürüttüğü operasyonlar için ‘Bir an önce tamamlansın.’ çağrısı, hakikaten ‘Ya bu insanlar ne kadar gülünç.’ der hale getiriyor bizi. Peki iş Türkiye’ye gelince acaba bu acelecilik nereden çıkıyor? Eğer hepimizin ortak meselesi terörle mücadele ise bu konuda Türkiye’nin engellenmeye çalışılması değil, desteklenmesi gerekmez mi?
- ABD BAYRAKLI TERÖRİSTLER: AB, siz PKK’yı terör örgütü ilan etmediniz mi? Şu anda o kadar akıl tutulması var ki bunlarda, bir taraftan PYD’yi, YPG’yi terör örgütü olarak kabul etmeye başladılar, sağdan soldan. Kendilerine bütün belgeleri, bilgileri her şeyi veriyoruz fakat bir taraftan da silahlar gene onlara akıtılıyor. E bu ne menem iştir? Bir taraftan ‘PKK terör örgütüdür.’ diyeceksin, kendi vatandaşlarınız kollarda kokartlar, hatta en büyük üzüntümüz, Amerika’nın bayraklarıyla bu terör örgütleri, bu bölgede şu anda cirit atıyorlar. Bunu neyle izah edeceğiz? Sayın Başkan bize diyor ki ‘Bizi bu kadar eleştirmeyin.’ Tamam ama biz stratejik ortak olduğumuza göre bir stratejik ortak, stratejik ortağına böyle bir şeyi nasıl yapar?
- NATO’YA TEŞEKKÜR: NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “Türkiye şu anda kendisine yapılan bu taarruzlarda haklı olarak kendi hukukunu korumaktadır” dedi. Bu sözlerinden dolayı kendisine teşekkür ediyorum.
- SON TERÖRİST YOK OLANA KADAR: Ya bu işi yapacaksak, teröre karşı mücadeleyi vereceksek beraber vereceğiz, yoksa biz de teröre karşı mücadelede kendi göbeğimizi, kendimiz keseceğiz. Biz kendi kendimize yeteriz. Ama amaçları terörle mücadele değil de Türkiye’nin sınırları boyunca bir terör koridoru oluşturmak, sonra da onun üzerinden bölgede bitip tükenmek bilmeyen bir kan ve can pazarı kurmaksa olanlara cevabımız şudur, biz Suriye’deki son terörist ortadan kalkana, bu ülke asli sahipleri için emin bir yer haline gelene kadar operasyonlarımızı sürdüreceğiz.
- HEDEFE ULAŞANA KADAR: Zeytin Dalı operasyonumuzu hedeflerine ulaşana kadar sürdüreceğiz. Ardından Münbiç’i, bize söz verildiği şekilde teröristlerden arındıracağız. Kimse bundan rahatsız olmasın çünkü Münbiç’in gerçek sahipleri bu teröristler değil oradaki Arap kardeşlerimizdir. Sonra da Irak sınırına kadar, hiçbir terörist bırakmayana kadar bu mücadelemizi devam ettireceğiz.
- SİZ NE YAPARDINIZ?: Suriye tarafından atılan roketler, Kilis’te tarihi bir camimize ve sokaklara düştü. Bu, bizim bir ulu mabedimiz ve namaz esnasında düşünün, iki kardeşimiz şehit oldu. Peki Batı bunu görüyor mu? Hayır. Kilis’e, Hatay’ın diğer ilçelerine, Şanlıurfa’nın ilçelerine atılan daha başka roketler, açılan ateşler var. Bize ‘Operasyonu çabuk tamamlayın’ diye akıl verenlere sesleniyorum: Sizin ülkenizin şehirlerine, hemen yanı başındaki yerlerden teröristler tarafından roketler atılsa, bombalar yağdırılsa, ateşler açılsa acaba siz ne yaparsınız? Kiliselerinizin tepesine roketler düşse, içinde dua eden insanlar hayatlarını kaybetse sizin tepkiniz ne olur?
May ile Afrin’i görüştü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İngiltere Başbakanı Theresa May ile telefonda görüştü. Suriye’deki son gelişmelerin yanı sıra Türkiye’nin Afrin’de terör unsurlarına karşı başlattığı Zeytin Dalı Harekatı ele alındı.
SAFI ÖRGÜTÜN YANI
Erdoğan, “Türkiye’yi örtülü veya aleni tenkitlerle hatta tehditlerle yolundan döndürmeye çalışanların safı terör örgütünün yanıdır” dedi.
5 ÜLKEYE ZİYARET
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4-10 Şubat tarihleri arasında Vatikan, İtalya, Brezilya, Uruguay ve Venezuela’ya resmi ziyaretlerde bulunacak.
BİZİM ELİMİZDE ÇOCUK KANI YOK
- KIPIRDAYAMAYACAKLAR: Kararlı ve aynı zamanda güvenli bir şekilde ilerleniyor. Çok yakın bir zamanda terör örgütü adeta kıpırdayamaz hale Allah’ın izniyle getirilecektir. Tabi terör örgütünün ve onlara akıl verenlerin alçaklıkları sınır tanımıyor. Türk ordusunun karşısına kendileri çıkmaya yürekleri el vermeyenler, çocukları ve kadınları öne atarak, yerleşim yerlerindeki operasyonlarımızı yavaşlatmaya çalışıyorlar.
- CANİ GÜRUH: Bölücü terör örgütünün, ‘çocuk, kadın, yaşlı’ demeden kendisine karşı çıkan, herkesi katleden bir cani güruhu olduğunu biliyoruz. Ama hamdolsun bizim milletimizin ve ordumuzun elinde asla çocuk kanı yoktur, kadın kanı, masum kanı yoktur, hiçbir zaman da olmayacaktır.
SEVGİ GÖSTERİSİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Yıldırım ile birlikte cuma namazını AK Parti Genel Merkezi’nin karşısındaki Başyazıcıoğlu Camii’nde kıldı. Erdoğan, cami çıkışı sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlarla sohbet etti.
TERÖRİST SEVİCİLER ‘BARIŞ’ DİYEMEZ
- TBB’YE TEPKİ: Bugün operasyonun yedinci günü. Hamd olsun 343 terörist etkisiz hale getirilmiş vaziyette, bunlar tespit edilenler. Bundan rahatsız olanlar, sözde Türk Tabipleri Birliği gibi bir kesim, ‘savaşa hayır’ diye kendine göre bir kampanya yürütmek istiyor. Bu terörist sevicilerin, bugüne kadar biz, ‘barışa evet’ dediklerini de pek duymadık. Zaten bunların barışla filan alakası yok.
- SENARYONUN İÇİNDELER: Bunlar bugüne kadar, benim Güney Doğu’da, Doğu’da bu kadar vatandaşım şehit edildi, bunlardan hiç şu anda içeride olan bu terör uygulayıcılarına yönelik en ufak bir açıklama duyduk mu? Duymadık. Çünkü bunlar, bu işin içindeler, bu senaryonun içindeler. Kandil’e kadar gidip orada görüşmeler yapıp, ondan sonra yazdıkları kitaplarla kendilerine kaynak temin etmeye çalışanların, bugüne kadar bu teröristlerin karşısında dikildiğini hiç duyduk mu? Duymadık.
- KARARLI ADIM: Şu anda PYD, YPG, DEAŞ, PKK bütün bu terör örgütlerinin, sınırlarımızda yapmış olduğu taciz harekatına veya hareketlerine karşı bizim uluslararası hukuktan doğan haklarımızı hazmedemeyen, bu sözde dernek veya sözde kişiler, kusura bakmasınlar, attığımız adım kararlı bir adımdır, milletin hakkı olan bir adımdır.
ÖSO ASKERLERİNİ ALKIŞLIYORUM
- TERBİYESİZLER: Özgür Suriye Ordusu’nu terörist olarak vasıflandıran terbiyesizlere de açıkça söylüyorum, benim Mehmet’imin yanında bu mücadelenin içinde yer alan Özgür Suriye Ordusu, şahsiyetli, onurlu bir mücadelenin onlar da askerleridir, kendilerini alkışlıyorum. Özgür Suriye Ordusu mensuplarına terörist diyenler, tam aksine YPG’nin, PYD’nin, DEAŞ’ın, PKK’nın tam benzerleridir, tam kendileridir.
- KATİLLER: Bu PKK’nın, bu PYD’nin, bu YPG’nin, bu DEAŞ’ın yakından uzaktan İslam’la alakası yoktur. Bunların bizim dinimizle yakından uzaktan alakası yoktur. Bunlar, Allah tanımaz, İslam’ı tanımaz, Müslüman’ı tanımaz çünkü acımasızca mümin kardeşlerimizi katleden katillerdir. Bunları Yasin Börü hadisesinde çok açık, net gördük. 53 kardeşimizin o katledilmesinde açıkça gördük.
TÜRKİYE KEPAZELİĞE MÜSAADE ETMEZ
Başbakan Binali Yıldırım, Beyoğlu Belediyesi’nce düzenlenen “Beyoğlu Sohbetleri” programında konuştu. Türkiye’nin güneyinin NATO sınırı olduğunu söyleyen Yıldırım, “NATO sınırlarını tehdit görüp bir NATO ülkesinin bir ordu oluşturmasının izahını ben anlayamıyorum. Bu açık düşmanlıktır. Türkiye bu kepazeliğe, aymazlığa müsaade etmez, bunun arkasında kim olursa olsun, gücü ve ismi ne olursa olsun. Buna müsaade etmeyiz” ifadelerini kullandı. Hatay ve Kilis’e sürekli roketlerin düştüğünü vurgulayan Yıldırım, “Sürekli taciz. Buna göz mü yumacağız? Tabii ki yapamayız. Amerika dünyayı ayağa kaldırıyor, ortada bir şey yok. Irak’ta, Suriye’de laf çok, icraat zayıf. Ama biz yapıyoruz. ABD gibi büyük bir ülke, bu kadar ordusu var, bu kadar imkanı var, 3-5 tane caniye, alçak terör örgütüne muhtaç bir ülke mi?” diye konuştu. ABD’nin “Türkiye’nin güney hudutlarında 30 bin kişilik bir ordu oluşturuyoruz” açıklaması yaptığını vurgulayan Yıldırım, “Bu ne demek? Türkiye’nin güney sınırları NATO sınırlarıdır. NATO sınırlarını tehdit görüp bir NATO ülkesinin bir ordu oluşturmasının izahını ben anlayamıyorum. Bu açık bir düşmanlıktır. Türkiye bu kepazeliğe, bu aymazlığa müsaade etmez. Bunun arkasında kim olursa olsun, gücü, ismi ne olursa olsun” dedi.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...