SEÇİMLERE HİLA KARIŞTIRMA ŞÜPHESİ!
Burhanettin Can, "Beşinci noktada seçimlere hazırlık yer alıyor. Bununla 6 ay öncesinden 'seçimlere hile karıştırılacağı' şüpheleri yayılarak, seçimlere gölge düşürülmesi planlanıyor. Seçimlerden sonra da seçimlerin adil yapılmadığı ve hile karıştırıldığı öne sürülerek, halkın sokaklara dökülmesi ve konunun uluslararası kamuoyunun gündemine taşınması hedefleniyor" diye konuştu.
Metotların altıncısında, gerilimin arttırılması önerisinin olduğunu anlatan Can, bunun için ekonomik manipülasyon yaparak bunalımın körüklenmesi ile etnik ve mezhepsel farklılıkların kaşınmasının önerildiğini söyledi. Yedinci noktada, gayri memnunların toparlanmasının sözkonusu olduğunu kaydeden Can, bu yapılırken de kitlelerin takip edebileceği popüler isimlerin öne çıkarılması gerektiğine işaret etti.
Can, sekizinci noktada asker ve güvenlik güçlerini kazanma ya da tarafsızlaştırma hedefinin yer aldığını belirterek, dokuzuncu noktada sokak hakimiyetinin sağlanması, onuncu ve son noktada ise yönetimin şiddet uygulanmadan kansız bir şekilde yıkılışının öngörüldüğünü anlattı.
TÜRKİYE İLE BENZERLİKLER
Prof. Dr. Burhanettin Can, "Bu yöntemler, daha önce Sırbistan, Gürcistan, Ukrayna, Kırgızistan, KKTC ve Arap Baharı'nda uygulandı. Aynı yöntemlerin son olarak Brezilya'da ve İstanbul'daki Gezi Parkı eylemlerinde kullanıldığını görüyoruz" dedi.
Gezi Parkı eylemlerinde "Her yer Taksim, her yer direniş" sloganının öne çıktığının hatırlatılması üzerine Can, "Gezi Parkı'nda belli bir örgüt olmasa da 'Occupy/İşgal' gibi bir isim ön plana çıktı" ifadesini kullandı.
Üçüncü nokta olarak, uluslararası medyanın bu eylemlere verdiği desteğe işaret eden Can, özellikle CNN International'ın Gezi Parkı eylemlerine ilişkin saatler süren canlı yayın yapmasının çarpıcı olduğunu söyledi.
PARA AKIŞI OLMADIĞI ANLAMINA GELMEZ
Can, dördüncü nokta olan uluslararası vakıf ya da sivil toplum kuruluşlarının maddi desteğinin sağlanması konusu ile ilgili henüz bir tespitin olmadığını ifade ederek, "Fakat şimdi elimizde bir veri olmaması, burada da böyle bir para akışının olmadığı anlamına gelmez. Sadece şimdilik bunu söylemek için elimizde bir kanıt yok" değerlendirmesinde bulundu.
Gezi Parkı'ndaki eylemlerin, beşinci noktaya atıfla yerel seçimlere tam bir yıl kala başladığına dikkati çeken Can, altıncı nokta olan gerilim artırma için de Hatay Reyhanlı'da 51 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırılara işaret ederek, bu saldırı ile "Alevi-Sünni" çatışması çıkarılmak istendiğini aktardı.
Bir banka genel müdürü ile büyük bir sermaye grubu başkanının yaptığı "Biz de Çapulcuyuz" açıklamasını hatırlatan Can, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "faiz lobisi"ni işaret eden açıklamalarının da oldukça önemli olduğunun altını çizdi.
Gezi Parkı'nda toplananların tümünün aynı amaç etrafında, aynı gerekçeyle bir araya geldiğini söylemenin güç olduğunu dile getiren Can, eylem metotlarındaki yedinci noktaya dikkati çekerek, "Kimi oradaki ağaçlar için kimi 'AVM yapılmasın' diye kimi daha başka nedenlerle kimisi de hükümetin izlediği dış politikayı, daha başka politikaları eleştirmek için geldi oraya... Oradaki hedef, tüm gayri memnunların toparlanmasıydı" diye konuştu.
"KIRMIZI" ÖNE ÇIKTI
Siyaset bilimci Gene Sharp'ın önerdiği gibi Gezi Parkı'nda bazı reklam ve sinema yıldızlarının kitlelere öncülük etmesinin çarpıcı olduğunu vurgulayan Can, eylemler henüz istenen olgunluğa ulaşmadığı için sekiz, dokuz ve onuncu noktaların gerçekleşmediğini söyledi.
Prof. Dr. Burhanettin Can ayrıca, diğer ülkelerde gerçekleşen "Kadife Devrimler"de "Turuncu" ya da "Yeşil" gibi sembollerin öne çıktığının hatırlatılması üzerine, polisin biber gazı sıktığı kırmızı giysili kadından hareketle Gezi Parkı eylemlerinde de "Kırmızı" rengin öne çıktığına dikkati çekti.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...