"Türkiye demokratikleşecek ama Türkiye halkının bundan haberi yok."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başkent Üniversitesi Hastanesi’nde tedavisine devam edilen önceki Çalışma Bakanlarından Ali Rıza Uzuner’i CHP Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal ile birlikte ziyaret etti. Ziyaret sonrasında basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu,
Demokratikleşme Paketi'ne ilişkin bir soru üzerine şöyle konuştu: "Masanın bir ucunda Abdullah Öcalan diğer ucunda da Recep Tayyip Erdoğan var. Görüşüyorlar, pazarlık yapıyorlar. Toplumun bilgisi yok. Nasıl bir demokratikleşme paketi onu bilmiyoruz. Türkiye demokratikleşecek ama Türkiye halkının bundan haberi yok. Böyle bir demokrasi anlayışını biz kabul etmiyoruz. Türkiye'nin demokratikleşmesinin önündeki engel 12 Eylül askeri rejiminin getirdiği yasalardır. Bu yasalar değişmeden Türkiye'de sağlıklı bir demokrasi olamaz. Yasalarla kılık kıyafet düzenlenemez. Bununla ilgili yönetmelikler var. Paket olmadan kamuoyuna açıklamadan görüş bildirmek doğru değil. Önce bir bakalım pazarlıklar ne oldu? Uzlaştılar mı? Uzlaşmadılar mı? Bunları göreceğiz. Ondan sonra kararımızı vereceğiz."
BDP'nin Anadilde eğitim için yaptığı boykot çağrısını değerlendirmesi istenen Kılıçdaroğlu, "Doğru bulmuyorum. Çocukları siyasete malzeme etmek hiç doğru değil.Onlar bizim çocuklarımız" dedi.
"ELİNE SİLAH VERİP SURİYE'YE GÖNDERİYORSUNUZ"
Mısır ziyareti üzerine Başbakan Erdoğan'ın eleştirilerini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Biz Mısır'a, Irak'a diğer ülkelere halkımızdan aldığmız yetki ile gidiyoruz. insanlar birbirini öldürmesin diye diyoruz. Savaş kışkırtıcılığı yapan bu Başbakan'dan başka dünyada başka bir siyasi lider var mı? Yok böyle bir şey herkes barış ister bizimki savaş ister. Eli kirli. Bir Başbakan'ın eli kirli olmaz. Eline silah verip Suriye'ye gönderiyorsunuz, git kardeşini öldür diyorsunuz. Eli kirli yetmedi. Şimdi dili kirli. Bu doğru değil" diye konuştu.
28 ŞUbat soruşturmasına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Yargılama siyasetin isteği üzerine yapılırsa o zaman Türkiye'de yargı bağımsızlığından söz edilemez. Yargı tamamen siyasetin emirinde. Dolayısıyla o bir talimat veriyor. Yargı gereğini yapıyor" dedi.
"HERKESİN İNANCINA SAYGILIYIZ"
Ankara'da aynı avluda temeli atılan Cami ve Cemevi Külliyesi projesine ilişkin Kılıçdaroğlu, "Dini siyasette kullanmak, dine yapılabilecek en büyük kötülüktür. İnançlar siyasette kullanılmaz. Allah ile kulun arasına kimsenin girmediği öngürülen bir dindir. Araya birilerinin siyasilerin girip kendilerine göre dine yön vermelerini doğru bulmuyoruz. Herkesin inancına saygılıyız. Olaya daha dikkatli bakmalıyız" şeklinde konuştu.
Kaynak : www.hitittv.com