1 Kasım seçimlerinin ardından kurultay tartışmalarının yaşandığı MHP’de Çorum’daki tecrübeli isimlerinden seçimli kurultay çağrısı geldi…
MHP Çorum Milletvekili adayları Ahmet Anak, Muhsin Kocasaraç, Mahmut Alparslan, Mehmet Dalyan, Eski MHP Çorum İlçe Başkanı Zeki Aşgın, MHP Çorum Eski İl Başkanı Ercan Daştan, Hacı Veli Tezcan, İsmail Taşkan, Ahmet Ertekin, Çorum MHP Eski İl Yöneticilerinden Ekrem Sinan, Atilla Demiral, Mustafa Taştan, Adil Çetinkaya, Nazım Arslan, Işık Eyvaz, Ertuğrul Onan, Turgut Tuğ, Mustafa Karabıyık, Çorum MHP Eski İlçe Yöneticilerinden Lütfullah Kara, Yüksel Tekelen, Selim Metineren, Abdullah Aksungur, Çorum MHP Yöneticilerinden Kelam Kıroğlu, Galip Karakaş, Ahmet Bulanık, Ali Rıza Derici,Taşmedreseli Ülkücü Okan Atik’in de aralarında bulunduğu 200 kişilik bir grup MHP’li yazılı basın açıklaması yaptı.
SORUNLARIN ÇÖZEBİLECEĞİ TEK SİYASİ OLUŞUMUZ
Seçimli olağanüstü büyük kurultay çağrısında bulunan grup adına grup Sözcüsü Okan Atik yaptığı yazılı açıklamada, “Türkiye’miz iç siyasetten dış siyasete, ekonomiden sosyal hayata kadar ağır tarihi meselelerin yaşandığı, Türkiye’nin bölünmesi ve İslam coğrafyasında yeni bir dünya savaşı çıkması tehlikesinin gündemde olduğu bir süreçten geçmektedir. Türkiye’nin içeride ve dışarıda yaşamakta olduğu bu ağır sorunları çözebilecek tek siyasi oluşum MHP ve ülkücü harekettir” dedi.
50 YILDIR MHP’YE OY VERENLER ÇIKIŞ ARIYORLAR
MHP’nin 1 Kasım’da seçimlerinde aldığı ağır sonucun MHP seçmenini ve bütün
ORTADA KABUL EDİLEMEZ BİR SEÇİM YENİLGİSİ VAR
“Biz Türk Milliyetçileri, Ülkücüleri, kökleri tarihin derinliklerine kadar uzanan iç ve dış sorunlarımızı çözmeye talip olmakla birlikte, bu sorunları çözecek kadrolarında MHP ve
“Türk Milletini her alanda ayağa kaldırarak dünyanın en güçlü varlığı haline getireceğiz. Bu bizim milli ülkümüzdür. Bu ülküye ancak çok güçlü bir siyasi yapı ile gidilebilir. Bu nedenle MHP’de şahısları değil, ortak aklı ve
Seçim kazanmak da kaybetmek de siyasetin gerçekleridir. Ancak ortada kabul edilemez bir seçim yenilgisi ve Ülkücülerin MHP eliyle tasfiyesi devam ederken, sayın genel başkamınız ve merkez yönetiminin, kaybetmeyi ve tasfiyeyi alışkınlık haline getirmelerini de şiddetle kınamaktayız. Bu vaziyetin MHP’nin kaderi olamayacağım, izlenen siyasetin
Milliyetçisiyiz, Ülkücü kamuoyunun da sesiyiz. Duruşumuzu yalnızca Büyük Ülkümüzün esaslarına göre belirleriz. Bu bakımdan sayın genel başkanın, kendisini seçen genel kurul delegelerinin iradelerine güvenerek partimizin geleceğinin tartışılacağı en meşru zemin olan kurultayı toplamasını ve ülkücü iradenin tecellisine yol vermesini kendisinden bekliyoruz. Bu kurultayla MHP’nin önünün açılacağına ve iktidara yürüyeceğine de yürekten inanıyoruz.
Duruşumuz, genel başkana bir isyan, hakaret çıkışı asla değildir. Ülkücü iradenin tecelli etmesi, önündeki engellerin kaldırılması, ülkemizde MHP’nin iktidarı, teşkilatlarda Ülkücü irade ve ahlakın yeniden hâkimiyeti için birlikte mücadele etmektedir. Hiçbir adayın yanında ya da karşısında değiliz. Hem genel başkanımız Devlet Bahçeli, hem de değişim isteyen genel başkan adayları ve onları destekleyen arkadaşlarımız, dava arkadaşlığı hukukuna uygun olarak, bir diğerine saygısızlık teşkil eden, kalp kırıcı söylem ve davranışlardan uzak durarak, bu süreci yeni kırgınlıklar ve ayrılıklara neden olmadan, partimizi kamuoyu nezdinde küçük düşürecek fiillere sebebiyet vermeden geçirme gayreti içerisinde olmalıdır. Değişimin; sadece şahıslarda değil, zihniyetlerde de gerçekleşmesi ve Milliyetçi, Ülkücü fikrin mutlak hâkimiyetinin sağlanması hedefine yönelik olması arzumuzdur. Bu değişimi gerçekleştirme sorumluluğu, başta Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli ile
Hareketimiz, sadece Ülkücü İradenin, tavır, duruş ve sesidir. Türk milleti ve
Türkiye’miz iç siyasetten dış siyasete, ekonomiden sosyal hayata kadar ağır tarihi meselelerin yaşandığı, Türkiye’nin bölünmesi ve İslam coğrafyasında yeni bir dünya savaşı çıkması tehlikesinin gündemde olduğu bir süreçten geçmektedir. Türkiye’nin içeride ve dışarıda yaşamakta olduğu bu ağır sorunları çözebilecek tek siyasi oluşum MHP ve ülkücü harekettir.
MHP’nin 1 Kasım seçimlerinde aldığı ağır sonuç, MHP seçmenini ve bütün Türk Milliyetçilerini ziyadesiyle üzmüş, umutsuzluğa sevk etmiştir. 50 yıldır MHP’ye oy ve gönül veren insanlar bir çıkış yolu aramakta ve başarı istemektedir. Bu bakımdan MHP ve ülkücüler olarak yeni bir yol haritası belirlemek ve son derece antidemokratik maddeler içeren parti tüzüğümüzde gerekli düzenlemeleri yapmak üzere MHP olağanüstü kurultayı mutlaka toplanmalıdır.
Biz Türk Milliyetçileri, Ülkücüleri, kökleri tarihin derinliklerine kadar uzanan iç ve dış sorunlarımızı çözmeye talip olmakla birlikte, bu sorunları çözecek kadrolarında MHP ve Ülkücü camia içinde bulunduğuna inanıyoruz. Türk Milletini her alanda ayağa kaldırarak dünyanın en güçlü varlığı haline getireceğiz. Bu bizim milli ülkümüzdür. Bu ülküye ancak çok güçlü bir siyasi yapı ile gidilebilir. Bu nedenle MHP’de şahısları değil, ortak aklı ve Ülkücü iradeyi esas alacak bir yapılanmaya ihtiyaç vardır. Ancak böyle bir vapı MHP’nin Türk halkı ile bütünleşerek iktidara yürümesini sağlayabilir.
Seçim kazanmak da kaybetmek de siyasetin gerçekleridir. Ancak ortada kabul edilemez bir seçim yenilgisi ve Ülkücülerin MHP eliyle tasfiyesi devam ederken, sayın genel başkamın iz ve merkez yönetiminin, kaybetmeyi ve tasfiyeyi alışkınlık haline getirmelerini de şiddetle kınamaktayız. Bu vaziyetin M H P’nin kaderi olamayacağını, izlenen siyasetin Ülkücü fikir ve iradeyle uyuşmayan durumunu seslendiren kesimleri ağır bir dille suçlanmasını son derece yakışıksız ve kabul edilemez buluyoruz. Iîizler Türk Milliyetçisiyiz, Ülkücü kamuoyunun da sesiyiz. Duruşumuzu yalnızca Büyük Ülkümüzün esaslarına göre belirleriz. Bu bakımdan sayın genel başkanın, kendisini seçen genel kurul delegelerinin iradelerine güvenerek partimizin geleceğinin tartışılacağı en meşru zemin olan kurultayı toplamasını ve ülkücü iradenin tecellisine yol vermesini kendisinden bekliyoruz. Bu kurultayla MHP’nin önünün açılacağına ve iktidara yürüyeceğine de yürekten inanıyoruz.
Duruşumuz, genel başkana bir isyan, hakaret çıkışı asla değildir. Ülkücü iradenin tecelli etmesi, önündeki engellerin kaldırılması, ülkemizde MHP’nin iktidarı, teşkilatlarda Ülkücü irade ve ahlakın yeniden hâkimiyeti için birlikte mücadele etmektedir. Hiçbir adayın yanında ya da karşısında değiliz. Hem genel başkanımız Devlet Bahçeli, hem de değişim isteyen genel başkan adayları ve onları destekleyen arkadaşlarımız, dava arkadaşlığı hukukuna uygun olarak, bir diğerine saygısızlık teşkil eden, kalp kırıcı söylem ve davranışlardan uzak durarak, bu süreci yeni kırgınlıklar ve ayrılıklara neden olmadan, partimizi kamuoyu nezdinde küçük düşürecek fiillere sebebiyet vermeden geçirme gayreti içerisinde olmalıdır. Değişimin; sadece şahıslarda değil, zihniyetlerde de gerçekleşmesi ve Milliyetçi, Ülkücü fikrin mutlak hâkimiyetinin sağlanması hedefine yönelik olması arzumuzdur. Bu değişimi gerçekleştirme sorumluluğu, başta Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli ile Büyük Kurultay Delegesi olarak seçilmiş arkadaşlarımızdır.
Hareketimiz, sadece Ülkücü İradenin, tavır, duruş ve sesidir. Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin umudu olan MHP ve Ülkücü hareket içinde herhangi bir kırgınlığa meydan vermeden, sükûnet içerisinde, kardeşlik ve ülküdaşlık hukukuna halel getirmeden ortak aklı ortaya çıkaracak bir yapıyı kurma hareketidir. Bu nedenle sayın genel başkanımız ‘önce ülkem, sonra partim, sonra ben’ ilkesinin ve Ülkücü İradenin gereğini yaparak olağanüstü kurultayı toplaması gerektiği hususundaki kanaatimizi, Türk kamuoyuna ve Ülkücü camiaya saygıyla arz ediyoruz” şeklinde açıklama yaptı.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...