10 Ocak gazeteciler gününü kutlayarak söze başlayan Sami Çam, bir süredir bilinçli bir şekilde bazı görsel ve yazılı basın yayın organlarında devlet memurları ile ilgili haberlerin gerçeği yansıtmadığı ve kamuoyunu yanılttığı için bu açıklamaya gerek duyduğunu söyledi.Çam, yaptığı basın açıklamasında“Öyle ki devlet memurlarına birçok haklar verilmiş, maaşlarına birkaç kez zam yapılmış, enflasyon zammı yapılmış, sicil affı olmuş, yıllık izinleri artırılmış, her şey güllük gülistanlık daha bu memur ne istiyor gibi bir hava kasıtlı olarak estirilmektedir. Nitekim aynı hava emeklilerimiz için de 2 yıldır intibak yasasıyla maaşlarınız artacak diye beklerken hepimizin bildiği gibi emekliler şok yaşamışlardır. İntibaktan %90 emekli hiçbir şekilde faydalanmamıştır. Bugün resmi rakamlara göre Türk Milletinin %62 si yoksulluk tehdidi altında yaşamaktadır. Ekonomik hedefler gösteriyor ki iktidarın bu durumu düzelmek, yaşanan büyümeyi tabana yaymak, dar ve sabit gelirlilerin pastadan aldığı payı büyütmek gibi bir derdi yoktur" dedi.
Türkiye Cumhuriyetinin yönetim sistemi bir demokrasi olmaktan çıkıp, Kapitalizmin ve demokrasinin bileşkesi olan,  zengin bir sınıfı öncelikle ve en iyi bir şekilde temsil eden bir düzen yani PLUTOKRASİ şeklini aldığını, bunun anlamının millet için millet tarafından bir yönetim olmaktan ziyade zenginler tarafından zenginler için olan bir rejim olma yolunda hızla ilerlediğini vurgulayan Çam "Bunun göstergesi, güvenlik güçleri ve iktidar ey millet, aza razı olun, üretmeyin, fikir belirtmeyin, düşünmeyin bunların hepsini biz sizin yerinize yaparız. Aç kalırsanız aş evi, bakıma muhtaçsanız bakım parası, kömür, gıda vs biz size veririz.  Anlayışını hakim kılmak parası olanın konuştuğu ve temsil edildiği, öyle ki demokrasin vazgeçilmezi olan seçimlerde dahi toplumda ne kadar paran var, paran varsa seçime girebilsin ve kazanırsın anlayışı yerleştirilmiştir. İşte bu ‘’Plütokrasi’ dir. Zengin için zengine göre küresel sermayeye göre yönetim şekli haline gelmiş. Ve kapitalizm bu toplumun kılcal damarlarına kadar şırınga ile enjekte edilmiştir" şeklinde konuştu. Toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda Genel ve Hizmet kollarına özgü 161 konu üzerindeki çalışmaların oluşturulacak komisyon tarafından sürdürülmesi ve bu çalışma sonuçlarının Kamu Personeli Danışma Kurulu toplantısında değerlendirilmesi kararlaştırıldığını söyleyen Sami Çam "28 Kasım 2012 tarihinde gerçekleştirilen Kamu Personeli Danışma Kurulu Toplantısında ele alınan 161 konudan 13 konuda kanun, 2 konuda Bakanlar kurulu kararı taslağı, 1 yönetmelik tasarısı taslağı, 2 genelge tasarısı taslağı, 1 tebliğ taslağı hazırlandığı belirtilmişti. Son günlerde basın yayın organlarında yer alan Kamu personeline tanınacak yeni haklarla ilgili haberlerin bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini önemle belirtir, gerçekleştirileceği iddia edilen düzenlemelerin kamu görevlileri sendikalarının talepleri doğrultusunda gündeme geldiğini hatırlatırız. Bu bakımdan yasal düzenleme gerektiren konuların bu düzenlemeler yasalaşmadan hayata geçirilemeyeceğini ve basında yer aldığı şekliyle bu hakların şu an için kesinlik arz etmediğini belirtiriz. Türkiye Büro-Sen olarak Kamu Görevlileri Danışma Kurulu gündeminde yer alan 161 konunun tamamının hayata geçirilmesi için verdiğimiz mücadeleye ve girişimlerimize devam edeceğimizi bildiririz" ifadeleriyle tepkisini dile getirdi.