Memur-Sen ailesi olarak temel temennimiz, ülkede tek partili bir hükümetin olması olduğunu ifade eden Saatcı, “54. Hükümet istisna olmak üzere Türkiye hep koalisyon dönemlerinde kaybetmiştir. Sıkıntı yaşadığımız, istikrarsızlık dehlizlerinde dış etkilere açık, ekonomik çöküntü yaşadığımız bütün dönemler, koalisyon hükümetleri dönemi olmuştur. Koalisyon dönemlerinde Türkiye, sadece ekonomik anlamda irtifa kaybetmemiştir, Türkiye’deki paramiliter yapıların, bazı derin odakların, bazı gizli yapıların yuvalandığı, yapılandığı ve filizlendiği dönemler olmuştur. Çünkü güçlü iktidarın olmadığı, iktidarı oluşturan siyasilerin kendi arasında uyum yerine rekabeti tercih ettiği yerde üretim zayıflamış toplumsal gelişme fazla mesafe alamamış Türkiye irtifa kaybetmiştir”
Bir an önce, halkın iradesi doğrultusunda bir hükümet ortaya çıkarılması gerektiğini kaydeden Saatcı, “Eğer erken seçim kararı alınacaksa, bu anlamda bir yol haritasının toplumla paylaşılarak planlama yapılarak, bir güven boşluğu oluşturulmaması gerekiyor. Makedonya, Arnavutluk, Kosova ve balkan halkı Türkiye’ye çok önem vermekte ve Türkiye’ye yükledikleri misyonu yakından takip etmektedirler. Onun için daha fazla zaman yitirilmeden hükümetin kurularak göreve başlamasının hem halkın hem de medeniyet havzamızdaki kardeşlerimizin en büyük beklentisi olduğu unutulmamalıdır.”
“Türkiye ne zaman seçim dönemine girse, medeniyet coğrafyamızdaki ülkelerdeki mühendislik olayları bir anda hızlanıyor” diyen Saatcı,“Bir bakıyorsunuz Arakan’daki insanlar Tayland açıklarında denizde ölüme terk edilmiş olarak dünya gündemine düşüyor. Doğu Türkistan’da, insan onurunun hiçe sayıldığı; seyahatin izne, doğumun plana bağlı olduğu, gündelik hayatın zindana çevrildiği, kültürün talan edildiği, toprağın işgal altında olduğu o coğrafyada, her Ramazan aynı fotoğrafları, periyodik tutuklamaları, aynı sistematik işkenceleri ve öldürmeleri görüyoruz. Bunun için de Memur-Sen ailesi olarak Türkiye genelinde, 81 ilde eş zamanlı olarak eylem yaparak toplum vicdanını dile getirdik.”
Memur-Sen için yeni hükümet kurulma sürecinin çok önemli olduğunu vurgulayan Saatcı, “Kamu İşveren Heyeti şekillendiğinde, ilk bizimle muhatap olacak, bu yüzden yeni kurulan hükümetin ilk muhatabı biziz. Çünkü Ağustos’ta bütün kamu görevlilerini ve emeklileri ilgilendiren üçüncü dönem toplu sözleşme başlayacak. Biz de Konfederasyon olarak mutfak çalışmamızı tamamlamak üzereyiz. Toplu sözleşme dönemi, siyasilerin alanda kurdukları cümlelerin masaya bizim tarafımızdan taşınacağı, dolayısıyla alanda cümle kuranların masada test edileceği bir süreç olacaktır. Seçim öncesi verilen vaatlerin siyaseten mi hakikaten mi olduğunu hep birlikte göreceğiz. Bu anlamda topluma vaat edilen rakamlarla masaya gelindiği takdirde çok rahatlıkla uzlaşabileceğimizi düşünüyorum.”
Geçen dönemde birçok sorunu çözüme kavuşturmuş olmalarına rağmen hâlâ acil çözüm bekleyen sorunlar bulunduğunu söyleyen Saatcı,”Memur için pazardan mezara kadar katkısı olan taban aylığa zam, yüzdelik zam, enflasyon farkı, ek ödemelerin emekli keseneğine yansıtılması, başta 4/C’liler olmak üzere kadro sorunu yaşayan tüm emekçilerin kadro alması, sınav görev ücretlerinin eşitlenmesi, ek ders birim ücretinin artırılması, nöbet görevine ücret ödenmesi başta olmak üzere, her kademede görev yapan tüm kamu görevlilerinin sorunlarını toplu sözleşme masasına taşıyacaklarını ve gerekli mücadeleyi sonuna dek vereceğimizin bilinmesini istiyoruz.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...